12:50 - Hasan Armağan; Komşularıma hizmet etmek için bu yola çıktım
20:46 - Kurum’dan Beylikdüzülülere şartlı müjde!
13:02 - İBB, vektörlerle mücadele çalıştayı düzenledi
12:46 - Çekmeköy ve Sancaktepe’ye Müjde: Mart ayında metroları hazır
20:08 - Akgün, ‘Onlar uyurken ben sabahlara kadar çalışıyordum’
16:57 - Sendikalı çalışan sayımız 17 binden 80 bine ulaştı
16:51 - Akla, bilime, eğitime ihtiyacı olanları enstitü İstanbul İsmek’e davet ediyorum
19:18 - KAYA; TEK AMACIMIZ BEYLİKDÜZÜ’NE DEĞER KATMAK
19:21 - Başkan Akgün; “Bu güzel hazırlanmış bir senaryo”
15:59 - ‘Katil damgası yiyeceksiniz’
Yazımızın konusu Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ve kendisinden hiç beklenmedik derecede sansasyonel çıkışların adamı Hüseyin Remzi...
Yazımızın konusu Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ve kendisinden hiç beklenmedik derecede sansasyonel çıkışların adamı Hüseyin Remzi Gökbulak. Neden böyle dedim çünkü CHP Büyükçekmece İlçe Başkanlığını uzun yıllar yürüten Sayın Gökbulak’ı ‘ilçe başkanlığından önce’ ve ‘ilçe başkanlığından sonra’ şeklinde ikiye ayırabiliriz.
Öncelikle ilçe başkanı Hüseyin Gökbulak’ı yazmamız gerekirse ben kendisinin görev yaptığı 7 yıl boyunca CHP İlçe Örgütü ile hiçbir zaman yıldızı barışmayan, Gazeteci Mehmet Mert’in de bir yazısında ifade ettiği gibi CHP flamasını seçimden seçime kullanan (Gerçi daha sonra Mehmet Mert’i arayıp CHP’nin tuvalet kağıdını bile kendisinin aldığını söylemiş ve bence gerçekten önemli bir destek) Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’e muhalif herhangi bir beyanatını hatırlamıyorum. Ne olduysa Hüseyin Gökbulak, ilçe başkanlığından istifa edip milletvekili aday adayı olduktan sonra oldu. Kendisi ‘Bundan sonra Büyükçekmece’de namuslu meclis üyeleri olacak’ şeklinde absürt bir açıklamaya imza atmış, yıllardır birlikte çalıştığı meclis üyelerini bir kalemde ‘namussuz’ ilan etmiş, daha sonra ilçe delege seçimlerine etki ederek Belediye Başkanı Akgün’ün il delegesi yazılmamasına neden olmuştu. Ve bizler bu sayede Akgün olmasa CHP’lilerin tuvalet kağıdı yerine Romalılar gibi ‘tersorium’ denilen tuzlu su ya da sirkede bekleyen ve ucuna sünger takılmış bir sopa kullanmak zorunda kalacaklarını öğrenmiştik. Burada kısa bir parantez açmak istiyorum. Acaba söz konusu tuvalet kağıtlarını Hasan Akgün kendi cebinden mi yoksa belediyenin bütçesinden mi CHP’ye aldı? CHP’liler kişisel temizliklerini Akgün’ün parasıyla mı yoksa vatandaşın vergileriyle mi yapıyor bunun da açıklanması lazım bence.
Son olarak geçtiğimiz günlerde Gökbulak ve Akgün’ün yaşadığı skandal tartışma Büyükçekmece’de gündemi sarstı. İddiaya göre Hüseyin Remzi Gökbulak, Hasan Akgün’ün yakasına yapışmış. Konuyla ilgili iki taraftan da açıklama geldi. Gökbulak konuyla ilgili yaptığı açıklamada kesinlikle Akgün’e yönelik herhangi bir darp, boyna sarılma ya da benzeri başka bir eylem gerçekleştirilmediğini ifade etti. Akgün’ün kendisine küfür ettiğini dile getirdiği açıklamasında olayı şöyle anlattı: Tören esnasında, protokolde, CHP Büyükçekmece Yönetiminin, ilçe başkanımız Halis Çiçekci de dahil olmak üzere ikinci sırada olduğunu görünce Büyükçekmece Kaymakamımız Ali İkram Tuna’ya serzenişimi ilettiğim esnada Başkan Hasan Akgün yanımıza gelerek, Burada bunu mu konuşacağız? dedi. Ben de kendisine, “Evet. Burada konuşacağız. CHP’ye sahip çıkacaksınız” karşılığını verdim. Hasan Akgün bu karşılığın üzerine, “CHP beni ilgilendirmiyor” dedi. Ben ise ”Siz o makama CHP’den seçildiniz. CHP’ye sahip çıkacaksınız.” dedim. Bunun üzerine “S…r git” diyerek, sinkaflı bir tepki gösterdi.
Şunu belirtmeden geçemeyeceğim ben Akgün’ün Gökbulak’a veya herhangi birine ‘s…r git’ dediğine bizzat şahit olmuş olsam hiç şaşırmazdım.
Fakat Akgün de bir gazeteye açıklama yaparak ‘defol git’ dediğini söyledi. Akgün şöyle demiş: Tavır ve davranışları, tamamıyla kendisini yönetemeyecek durumdaydı. O duruma düşmesine üzüldüm. Protokole geç geldiler. Dolayısıyla geride kaldılar. Kaymakamımız, kuvvet komutanlarımız vardı. Milletvekillerimiz vardı. Bağırmaya başladı. Herhangi bir küfür etmedim. Sadece ‘defol git’ dedim. Çünkü bizi rezil ettiler.
Yani Gökbulak’a göre ‘s…r git’ Akgün’e göre ‘defol git’
Ancak Gökbulak’ın açıklamasında benim dikkatimi daha çok çeken bir kısım var,
‘Ben, partimiz CHP’nin daha iyi bir şekilde temsil edilmesi ve ilçemizin hak ettiği hizmete kavuşması adına çıktığım bu yolda, her zaman demokratik bir çerçeve içinde siyaset yapmaya devam edeceğim’
Yani CHP’nin iyi temsil edilmediğini ve Büyükçekmece’nin hak ettiği hizmete kavuşmadığını düşünüyor kendisi. 7 yıl boyunca düşünmediği bir şeyi ilçe başkanlığını bıraktıktan sonra nasıl düşünmeye başladığını kendisinden dinlemek isterim.
Gelelim Başkan Akgün’e…
Aslında bu konuda kendisi ile ilgili söylenecek çok söz yok. Kendisinin CHP’yi çok umursamadığını Büyükçekmece sokaklarındaki sinyalciler bile bilir. Ancak göz ardı edilemeyecek bir gerçek var ki o da Akgün olmasa CHP’nin Büyükçekmece’de iktidar yüzü göremeyeceği… Tıpkı CHP olmasa Akgün’ün de seçim kazanamayacağı gibi… Kim kimin sayesinde seçim kazanıyor? Tavuk mu yumurtadan çıkar yoksa yumurta mı tavuktan paradoksuna benziyor…
Akgün, filmlerde çocuklarına sağladıkları maddi imkanlardan başka hiçbir şey yapmayan zengin ve kötü babalar gibi… Akgün’ün Gazeteci Mehmet Mert’e telefonda söylediği ve Mert’in köşesine taşıdığı ifadelerden bazıları:
‘Üç dönemdir partiyi Büyükçekmece’de iktidara taşıdım.’
‘O partiyi kim ayakta tutuyor.’
‘Tuvalet kağıtlarına kadar ben alıyorum.’
‘A’dan z’ye partinin masraflarını karşılıyorum, bir dediklerini iki etmiyorum.’
‘Gitsinler bulsunlar seçimi alacak adamları aday yapsınlar’
‘Kimi yapacaklar.’
‘Nasıl seçimi alacaklar!’
‘Hadi Hasan Akgün’ü Büyükçekmece’ye aday yapmasınlar’
CHP’ye sesleniyorum sıkıyorsa Akgün’ü aday yapmayın! K…nızı bile silemezsiniz!
#GÜNDEM #Belediye #Haber #Gündem #Yaşam #Yerel #İstanbul #Haberler #Sondakika #Gazete