Belediyelerin en kilit adamıdır. Üst ile alt arasındaki köprüdür. “Üstüne yalakalık yapıp altını ezen, alta yalakalık yapıp gözünü üsteki koltuğa diken, Hem üstüne hep altına yalakalık yapıp hem de gözünü alt-üst tüm koltuklara diken” şeklinde 3’e ayrılırlar.

Müdürlükle ilgili hepinizin bildiği bir hikaye vardır. Anlatımı iğrençtir ama tespit nokta atışıdır. Her 100 müdürden 90’ı g*ttür. Ülkedeki başarısızlığın, ekonomik sorunların, ayrımcılığın, çalışanların mutsuzluğunun sebeplerinden biridir müdürler.

Yüzde doksanı üstüne yalakalık yapmaktan altındakilerin sorununu çözmez, akılları yoktur fikirleri çoktur. Kraldan çok kralcıdır. Müdürlük makamına bir yeteneğinden dolayı oturur ama her şeyde bilgisi olduğunu sanır. Her şeye karışır, çalışanın hakkını aramaz, kesintiyi alttan yapıp üstünün giderini artırır.

Halk tarafından seçilmeden, atanmayla oturulan en kilit koltuktur. Yalakalığı dozunda yapar, üstüne rapor verirken mükemmel tablo çıkarır. ‘Her şey yolunda mı?’ sorusuna her zaman ‘Her şey yolunda’ cevabını verir. Aksilik olduğunda suçu altına atar.

Eğer bugün hala ayaktaysak, hala işler biraz olsun işliyorsa bu o 10 tane müdür sayesindedir. Sadece verilen işi yapar, çalışanların sorununu üstlerine yalakalık yapmaktan önce tutar, vicdanlıdır, ekip olarak başarmanın hazzını sever, bencil değildir.

Yalakalık

Yalakalık babaya, anaya arkadaşa yapılınca tatlı bir eylemdir. Siyasette yapılan yalakalık iğrençtir. Mide bulandırır. Ülkedeki sorunların sebeplerinden diğeri de yalakalıktır.

Özellikle egosuyla sevişen siyasetçiler yalakalara bayılır. Kazağın önünü ilikleyenler bu siyasetçileri mest eder. Günlük bir doz yalakalığını almamış başkanlar günü mutsuz bitirir.

Siyasetçilerin yüzde doksanı yalaka bağımlısıdır. Bir hizmeti vatandaş için yapmaktan çok, yalakalığa maruz kalmak için yaparlar.

Sadece tebrik etmek, teşekkür etmek yalakalara yetmez, bazen sokaklarına koyulan bir çöp konteynırı için bile on satır methiye düzüp teşekkür ederler.

Yalakalık bir ülke olsaydı başkenti ‘Siyaset’ olurdu.

Kar

Bazı filmlerde görmüşsünüzdür, şehirde bir siren çalar, şehrin yabancısı bu çalan ne diye aval aval etrafa bakarken, yoldan biri durur anlatır, ‘Kum fırtınası olacak, herkesin eve girmesi için yapılan bir çağrı’ der, veya ‘Volkanik dağdan tüf yağacak evlere’ veya ‘Yoğun kar yağışı olacak’ ve benzeri anonslarla insanları önceden, gelecek felakete karşı uyarırlar.

Bizdeki önlem şu, ‘Son yılların en sert kar yağışı geliyor’. Bu kadar

Şu an binlerce insan sokaklarda mahsursa veya saatlerce çile çekip evine ulaşabildiyse eğer bunun sebebi işte o yalaka müdürlerin yüzündendir.

#GÜNDEM #Belediye #Haber #Gündem #Yaşam #Yerel #İstanbul #Haberler #Sondakika #Gazete